Haber

CHP Milletvekili Bekir Başevirgen: Gıda fiyatları vatandaşların erişimini imkansız hale getirdi

(ANKARA)- CHP Manisa Milletvekili Bekir Başevirgen, çiftçiden alınan ürünlerin, market raflarında 4 katına satıldığına dikkat çekerek, “Sebzeden meyveye, etten süte kadar vatandaşlarımızın yaşamak için tüketmesi gereken tüm gıdalar el yakıyor. Bu fiyatlarla vatandaşların gıdaya erişimi bile imkansız hale geldi” dedi.

CHP Manisa Milletvekili, TBMM Tarım Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Bekir Başevirgen, üretici fiyatlarıyla market fiyatları arasında oluşan fahiş fiyat farklarına dikkat çekti. Başevirgen, üretici fiyatlarıyla market fiyatları arasında 4 katı fark olduğunu söyledi.

Başevirgen yaptığı yazılı açıklamada, “TÜİK verilerine göre tarım ürünleri üretici fiyat endeksi geçen yılın aynı dönemine göre yıllık yüzde 61,87, bir önceki aya göre ise yüzde 5,57 oranında arttı. En yüksek yıllık artış yüzde 170,17 ile yağlı meyvelerde olurken, yüksek fiyat artışlarını koyun, keçi ve işlenmemiş süt takip etti. Sebzeden meyveye, etten süte kadar vatandaşlarımızın yaşamak için tüketmesi gereken gıdaların fiyatları el yakıyor. Bu fiyatlarla vatandaşların gıdaya erişimi bile imkansız hale geldi” ifadelerini kullandı.

Hem üreticinin hem de tüketicinin en büyük sorunlarından birinin üretici fiyatlarıyla market fiyatları arasındaki uçurum olduğunu belirten Başevirgen, “Çiftçilerimizin ürünleri, market raflarında 3 hatta bazı ürünlerde 4 katı fiyatına yer buluyor. Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) verilerine göre Mart ayında üretici ve market arasındaki fiyat farkı en fazla yüzde 378 ile limonda görülürken, limondaki fiyat farkını yüzde 255,2 ile kuru incir, yüzde 245,9 ile patlıcan, yüzde 232,4 ile yeşil soğan, yüzde 184,3 ile maydanoz takip etti. Üreticide 3 lira 50 kuruş olan limon markette 16 lira 73 kuruşa, 115 lira olan kuru incir 408 lira 48 kuruşa, 15 lira 88 kuruş olan patlıcan 54 lira 93 kuruşa, 10 lira 17 kuruş olan yeşil soğan 33 lira 81 kuruşa, 4 lira 33 kuruş olan maydanoz 12 lira 31 kuruşa satılıyor” dedi.

VATANDAŞLARIMIZ NE DANA ETİNİN NE TAVUK ETİNİN NE DE SEBZELERİN YANINA YANAŞABİLİYOR”

Üretici fiyatlarıyla, market fiyatlarına ilişkin verileri de paylaşan Başevirgen şunları söyledi:

“TZOB verilerine göre; Mart ayında markette 39 ürünün 15’inde fiyat artışı yaşandı. Mart ayında markette fiyatı en fazla artan ürün yüzde 61,2 ile beyaz lahana oldu. Beyaz lahanadaki fiyat artışını yüzde 45,7 ile sivri biber, yüzde 16,2 ile tavuk eti, yüzde 7,9 ile kuzu eti, yüzde 7,8 ile dana eti takip etti. Rekor üstüne rekor kıran fiyatlar, vatandaşlarımızın temel gıda ürünlerinden oluşuyor. 17 bin liralık asgari ücret, 10 bin liralık emekli maaşıyla vatandaşlarımız ne dana etinin ne tavuk etinin ne de sebzelerin yanına yanaşabiliyor. Dana eti ve tavuk etini bir kenara bırakıp sadece sebze fiyatlarındaki değişime bakacak olursak; limonun üreticideki kilogram fiyatı 3 lira 50 kuruş, haldeki fiyatı 8 lira 50 kuruş, pazar fiyatı 15 lira 8 kuruş, market fiyatı ise 16 lira 73 kuruş.

Yine sofraların değişmez sebzelerinden biri olan patlıcanın üreticideki kilogram fiyatı 15 lira 88 kuruş, haldeki fiyatı 36 lira 40 kuruş, pazar fiyatı 46 lira 67 kuruş, market fiyatı ise 54 lira 93 kuruş. Yeşil soğanın üreticideki demet fiyatı 10 lira 17 kuruşken markette 33 lira 81 kuruş. Marulun adedi üreticide 12 lira 71 kuruşken markette 34 liraya kadar yükselmiş durumda. Sebzelerdeki üretici ve market fiyatları arasındaki fahiş fark baklagillerde de benzerlik gösteriyor. Yeşil mercimeğin üreticideki kilogram fiyatı 26 lira 40 kuruş, markette 67 lira 18 kuruş. Nohut, üreticide 29 lira 44 kuruş, markette 73 lira 96 kuruş. Kırmızı mercimek üreticide 17 lira 50 kuruş, markette 43 lira 30 kuruşa yer buluyor.”

TÜM YÜK VATANDAŞIMIZIN SIRTINA YÜKLENDİ”

Başevirgen, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan’ın asgari ücrete Temmuz’da ara zam gelmeyeceğine ilişkin açıklamalarını da hatırlatarak, “Yine tüm yük vatandaşımızın sırtına yüklendi. Milyonlarca vatandaşımızın tek derdi bir sonraki ayı getirebilmek. Asgari ücretin açıklanmasının üzerinden henüz 4 ay geçmesine rağmen açlık sınırının altına düşen ücretlerle çalışmaya mahkum edilen yurttaşlarımız, 8 ay daha yeni asgari ücret için bekleyecek. Her geçen gün yoksulluğun altında biraz daha ezilecek” dedi.

Kaynak: ANKA / Güncel

haber-tut.com.tr

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu